Beyza Alkoç tarafından kaleme alınan Karantina kitabı, ilk olarak 2016 yılında basıldı. 448 sayfalık içeriğe sahip olan Karantina (Ciltli), İndigo Kitap yayınevi tarafından basılarak yayımlandı. Kitapseverler tarafından oldukça büyük ilgi gören kitap, eleştirmenler tarafından da büyük bir beğeni topladı. Macera ve gerilim türünde yazılan kitap, okuyucuyu içerisine çeken olay örgüsü ve kurgusu ile dikkat çekiyor.
Okulda Geçen Bir Macera ve Gerilime Hazır mısınız?
"Sadece bedenlerimizi değil, ruhlarımızı da karantinaya aldılar. Ne bu karantinadan çıkabiliyoruz, ne de birbirimizden ayrılabiliyoruz. Bundan sonraki tek savaşımız bu karantinadan kurtulmak. Kurtulduğumuzda da birlikte olacağız, ama özgür… Savaş bitti ve biz sağ kaldık. Savaş bitti ve biz hâlâ ayaktayız." tanıtım bülten yazısı ile dikkat çeken Karantina (Ciltli) kitabı, okuyucularına sürükleyici ve gerilim dolu bir macera sunuyor. Ustaca kurgulanmış olay örgüsüne sahip olan kitap, okulun ilk gününde salgın bir hastalık nedeni ile karantinaya alınan bir okulda kalan Zeynep karakterinin gizemli öyküsüne ışık tutuyor. Sadece bedenen değil ruhen de karantina altına alınan dört arkadaşın zorlu mücadelesini anlatan Karantina kitabı, dört arkadaşın özgürlüklerine ulaşmak için verdikleri mücadeleyi ve başlarına gelen olayları anlatıyor. Kitapseverlerin soluksuz okuyacakları bu eserin editörlüğünü Nil Erten üstlenmiştir. Oldukça dikkat çekici bir konuya ve anlatım diline sahip olan kitap, hem arkadaşlık ilişkilerini hem de insan olmanın özelliklerini okuyucusu ile kendi bakış açısından başarılı bir şekilde paylaşıyor.
Yazar Beyza Alkoç Hakkında
15 Şubat 1996 tarihinde dünyaya gelen yazar Beyza Alkoç, çok küçük yaşlarından itibaren tiyatro, senaryo ve roman yazmaktadır. Genç yazar Alkoç, ilk eserini meraklılarıyla buluşturduğu 2015 yılından bu yana okuyucuları tarafından ilgiyle karşılanmakta ve takip edilmektedir.
Karantina (Ciltli) - Beyaz Alkoç
Yıldızları görebilmek için duvarları arasında yaşadığımız evimizden vazgeçtik. “Sadece bedenlerimizi değil, ruhlarımızı da karantinaya aldılar. Ne bu karantinadan çıkabiliyoruz, ne de birbirimizden ayrılabiliyoruz. Bundan sonraki tek savaşımız bu karantinadan kurtulmak. Kurtulduğumuzda da birlikte olacağız, ama özgür… Savaş bitti, ve biz sağ kaldık. Savaş bitti, ve biz hâlâ ayaktayız.” Zeynep, yeni okuluna başladığı ilk gün kendini bir felaketin ortasında bulmuştu. Salgın bir hastalık nedeniyle okulu karantinaya alınmış, akşamında ise kendini okulun karanlık koridorlarında bir kız öğrencinin cesedinin başında bulmuştu. Üstelik yalnız değildi, onlar da yanındaydı; mahşerin diğer üç atlısı. Bu, yalnızca bedenleri değil ruhları da karantinaya alınmış dört kişinin hikâyesi. Bu, onların özgürlüklerine ulaşmak için yaşadıkları esaretin hikâyesi. Bu, birbirlerinin her şeyi haline gelen, gökyüzündeki son yıldız yanıp kül oluncaya kadar birlikte olacaklarına söz veren dört arkadaşın hikâyesi. Bu, mahşerin dört atlısının hikâyesi. Şimdi, bizimle misiniz?