Yanlış Da Olsa Düşünmek Hiç Düşünmemekten
370-415 yılları arasında yaşamış olan ve dünya bilim tarihindeki çok önemli figürler arasında yer alan Hypatia, Yanlış Olsa da Düşünmek Hiç Düşünmemekten İyidir isimli eserinde kendi felsefi yaklaşımından ipuçları sunuyor. Yaşamdaki her şeyin temeline gerçeği yerleştiren ünlü filozofun Destek Yayınları tarafından basılan ve Yılmaz Şener tarafından yayıma hazırlanan bu eseri ne şekilde olursa olsun düşünmenin hiç düşünmeyip varoluşun özünden kopmaktan daha iyi olduğunu vurguluyor.
Dünya Tarihindeki İlk Kadın Filozof
Dünya tarihinde bilinen ilk kadın filozof ve ilk kadın matematikçi olan Hypatia tüm düşünce yaşamını Yeni Platonculuk öğretisi etrafında geliştiriyor. Düşünme yetisine sahip olan insanlığın bu yetinin ortaya çıkardığı sorumluluklara sahip olduğunu belirten Hypatia yapılabilecek en sorumsuz davranışlardan birinin düşünme eyleminden kaçmak olduğunun altını çiziyor. Yanlış Olsa da Düşünmek Hiç Düşünmemekten İyidir – Hypatia genel çerçevesiyle düşünme eyleminin insan doğasına kattıklarını, düşünme eyleminden vazgeçmeninse insanın varoluş amacından neler götürdüğünü anlatan önemli bir eser olarak dikkat çekiyor.
Doğayı mantık, matematik ve deneyle açıklayan Hypatia bilimsel yaklaşıma dair düşüncelerinin temelini babası Yunan filozof ve matematikçi Theon’dan alan oldukça donanımlı bir filozof olarak karşımıza çıkıyor. İskenderiye Kütüphanesi’nde felsefe, matematik ve astronomi dersleri veren Hypatia hayatın bireyin kendi güçlerini keşfetmesiyle ilgili olduğunu düşünüyor. Zira Yanlış Olsa da Düşünmek Hiç Düşünmemekten İyidir – Hypatia isimli eserinde de göreceğiniz üzere onun düşüncesine göre insanlığın keşif süreci başlı başına bir yolculuktur ve birey zihinsel bağlamda ne kadar ötelere gitmeye başarıyorsa aynı ölçüde gerçeği en yalın haliyle idrak etmeye başlıyor. Babası Theon’un gelişimine yaptığı yadsınamaz katkıyla Hypatia dogma düşüncelerden uzak yaşamında bu önemli felsefi yaklaşımı dünya tarihine miras bırakmayı başarıyor.
Sorgulama Özgürlüğünün Simgesi
Düşünme hakkının saklı tutulması gerektiği ve yanlış düşünmenin bile hiç düşünmemekten iyi olduğu savıyla bu konudaki felsefi yaklaşımını ortaya koyan Hypatia, Rönesans döneminin ünlü İtalyan ressamı Raphael’in meşhur tablosu Atina Okulu’nun yaratımı sırasında ifade ettiği şekliyle Atina Okulu’nun en ünlü öğrencisidir. Fakat Hypatia’nın yaşamıyla bağlantı kurulabilecek ironik bir bağlamda Raphael’in resimde ünlü filozofun ismine yer vermesi engelleniyor. Nitekim aydınlanma filozofu Voltaire Hypatia’yı kendi muhalif düşünce sisteminde sembol olarak kullanıyor ki bu da ünlü düşünürün dünya tarihinin ilk kadın filozofu hakkında söylediği “bağnazlığın masum bir kurbanı” ifadesini ne denli içselleştirdiğini ortaya koyuyor. Voltaire ayrıca Hypatia’nın ölümünün Yunan tanrılarıyla birlikte sorgulama özgürlüğünün ortadan kaldırılışı olduğunu belirtiyor.
Sorgulama özgürlüğünün simgesi haline gelmiş ve her türlü düşünme şeklinin hiç düşünmemekten iyi olduğunu söyleyen bir filozofun dönemin bağnaz Hristiyanları tarafından işkence edilerek öldürülmesiyse Hypatia’nın bilimin önündeki engellere karşı verdiği mücadelenin önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Ölümünden sonra Psikopos Cyril’in Hristiyan dünyası tarafından aziz ilan edilmesiyse Hypatia’nın bilim için verdiği mücadelenin genel eğitim seviyesinin ne kadar düşük bir döneme denk geldiğini ortaya koyuyor. Yanlış Olsa da Düşünmek Hiç Düşünmemekten İyidir isimli eserin ve ünlü filozofun diğer tüm çalışmalarının yanı sıra Hypatia’nın babası Theon’la birlikte yaptığı düzenlemeler olmasaydı Batlamyus, Öklid ve diğer Yunan matematikçilerin eserlerinin günümüze ulaşamayacağı gerçeği önümüzde duruyor.
Eklektik Düşünce Öğretisi
Ekletik düşünce öğretisinin kurucu olarak kabul edilen Hypatia herhangi bir şekilde düşünmenin hiç düşünmemekten daha iyi olduğunu Yanlış Olsa da Düşünmek Hiç Düşünmemekten İyidir isimli eserinde okura sunuyor. Buna ek olarak bir sisteme ait olan veya bir sisteme ait olmasa da tek başına anlam ifade eden unsurların birden fazlasını bir araya getirerek oluşturulan yeni sisteme eklektik sistem adını veren Hypatia bilim dünyasına sonraki yüzyıllarda da kullanılacak bir öğretinin temellerini armağan ediyor.
Arka Kapak Yazısı:“Hayat, kişinin kendi güçlerini keşfetmesidir. Daha ötelere yolculuk ettikçe daha fazla gerçeği idrak ederiz.”Yaşadığı karanlık çağa bir güneş gibi doğmuştu Hypatia.Düşüncenin ve aklın cinsiyeti olmadığını tüm dünyaya ispatlarcasına; zekâsı, kişiliği ve düşünceleriyle tarihe yön verdi. Bütün engellere ve baskılara rağmen bir kadının tek başına bile dünyayı değiştirebileceğini gösterdi herkese.Yobazlar tarafından vücudu midye kabuklarıyla lime lime edilerek öldürülen Hypatia, yanlış da olsa düşünmenin hiçbir şey düşünmemekten daha iyi olduğunu, herkesin bu anlamda kendine ait bir alanı bulunduğunu, düşünebilme yetisine sahip her insana aynı zamanda sorumluluklar düştüğünü söylemekten çekinmemiştir.